Hande Kazanova Röportaj!

Ünlü Astrolog Hande Kazanova açıkladı! 2020’de bundan sonra neler olacak? O tarihi işaret etti! Özel Röportaj!

PAYLAŞ
Hande Kazanova Röportaj!
  • 4
  • 2862
  • 1 Star2 Stars3 Stars4 Stars5 Stars (No Ratings Yet)
    Loading...
  • 16 dakika da oku
  • +
  • -

Gerçekten harika bir işi olan, başarı hikâyeleriyle dolu bir kariyere sahip, muhteşem projeler tamamlayan güçlü bir kadınla tanıştığımda, her zaman şu soruyu sormak istiyorum: “Bunu nasıl yaptın?” Bu sorunun yanıtına geleceğiz 😊

Bu hafta duru güzelliği, duruşu, tarzı ve Astroloji alanında çok çarpıcı açıklamaları ile hepimizin çok yakından tanıdığı bir isim Astrolog-Yazar Hande Kazanova konuğumuz. Kendisiyle astroloji ilgili benzersiz,  en çok merak edilen konular hakkında keyifli bir röportaj gerçekleştireceğiz. Elbette siz değerli okuyucularımızın bu yönde beklentileri çok büyük! Başlıyoruz!

Hande Kazanova haberonu.com’a hoş geldiniz. “Tiyatro, sinema, dizi oyunculuğu, sunuculuk ve tabi ki Astrolog-Yazarlık,” bu çok şık ve sıra dışı bir kombinasyon! Bunu nasıl başarıyorsunuz?

-Çok teşekkürler çok incesiniz. Çocukluğumdan beri her zaman değişik alanlarda olmayı sevmişimdir. Hayat bir deneyim tahtasıysa bu arenada bir çok alanı deneyimlemek lazım diye düşünüyorum. Allah’tan bir çok alana girme şansım oldu. Sanıyorum insan ona keyif veren işi bulduğunda diğerleri geri planda kalıyor. Astroloji benim için öyle, hayatıma girdikten sonra tamamen diğer alanları gölgede bıraktı. Hala sunuculuk, oyunculuk devam ediyor ama önceliğim her zaman astroloji. Sevdiğiniz işi yaptıktan sonra başarılı olmamak gibi bir durum asla olamaz.

2020’de bundan sonra ne olacak?

Astroloji serüveniniz nasıl başladı? Her zaman etrafınızdaki dünyayı keşfetmek istediniz mi?

-Her zaman ilgiliydim gökyüzüyle. Yüzlerce kez anlatmışımdır burada bir kez daha söyleyeyim. Hep ilginç şeyler düşünürdüm. Mesela dünyada sadece 12 tip insan mı var? Dünyanın herhangi bir yerinde bir terazi öldüğünde, dünyanın diğer bir yerinde bir terazi doğuyor mu? Gibi… Her zaman etrafımdaki ve gökyüzündeki dünyaya merakla yaklaştım. Henüz kendimi fark etmediğim zamanlarda bile hayat bana gerekli ipuçlarını veriyormuş zaten 😊

“Astoloji, fal, büyü, kehanet, medyumluk…”  biraz iç içe geçmiş gibi? “Sihirler, tılsımlar, tarot…” Astoloji’yi bu anlam karmaşasından nasıl kurtarıp sadeleştirebiliriz? Astroloji nedir? İlim mi? Bilim mi? Hangi kategoride incelenir?

-Tüm dünyada bunun örneklerini görüyoruz. Ölçemediğimiz, ölçümleyemediğimiz her şeye biraz yabancıyız ve karşıyız. Bir de  yaftalamayı seviyoruz. Şimdiye kadar astroloji Türkiye’de tarotla, falla beraber kullanılmış. Artık günümüzde doğru eğitimle aslında ne kadar fazla bilgiye sahip olunulması gerektiğini görüyoruz. İnsanlarda bunu fark etmeye başladı. Astroloji insanın kendi yolunu, yol haritasını anlayacağı bilimi kullanan bir sistem. Bilim diyemiyoruz çünkü her seferinde aynı sonuçları alamıyoruz. Bir kategori içine koyup değerlendiremiyoruz. Ama kesinlikle bilimi ( astronomiyi, matematiği) kullanıyoruz.

Türkiye ve özellikle Müslüman ülkelerde “Astroloji” dendiğinde bir tür ”günah algısı” var. Oysa şöyle tarihin tozlu sayfalarına doğru yol aldığımızda mesela Osmanlı’da; tabii ilimler içinde sayılan astroloji “İlm-i Nücum” olarak geçiyor. Astroloji’nin Osmanlı da savaş dönemlerinde kullanıldığı da edindiğimiz kaynaklarda bilinen bir gerçek. Neler söylemek istersiniz?

-Çünkü bunu bir inanç sistemi olarak gösteriyorlar. İnandığınız zaman gerçekleştiğini söyleyenler var. Bense her zaman diyorum ki sağlamasını yapabilirsiniz. O günü geçirdikten sonra günlük yorumlarınızı okuyun, o zaman hayatınızdaki davranışlarınızla ne kadar örtüştüğünü göreceksiniz diye. Osmanlı dönemlerinde çok kullanılmış, hala çok gelişmiş ülkelerin devlet sistemlerinde astrologlarla çalıştıklarını görüyoruz. Evet geleceği Allah bilir! Bunda hem fikiriz ama gezegen hareketlerinin insan hayatı üzerindeki etkilerini inceleyerek, önümüzdeki dönemin nasıl olacağını, rüzgarın nereden eseceğini ön görmemiz mümkün. Tıpkı borsa ve meteoroloji gibi. Gökyüzü haritalarından önümüzdeki dönem zor bir dönem mi, geçmişte olmuş hareketlerden bu dönem ne gibi etkiler var bunları okumak ve gelecekle ilgili, dokusuna dair ipuçları yakalamak astrolojinin en güzel tarafı bence. Bunu kullananlar her zaman başarılı olmuş.

Astroloji herkes tarafından incelenip anlaşılabilir mi? Yoksa bazı özel yeteneklere mi ihtiyaç duyar? Bazı Astrologlar haritaları sadece uygun olan kişilere eğitim veriyor? Katılıyor musunuz?

-Elbette uygun insanlar tarafından kullanılması önemli. Her işte, meslekte olduğu gibi bu işin kuralları, etik ve ahlaki değerleri var. Kişi çok iyi bir astrolog olabilir ama bunun ötesinde kullandığı bilgiyi yanlış bir şekilde yönetiyorsa bunun sadece kendisine değil, danışmanlık alıp hayatına yön veren insanlara da zararı büyük olacaktır.

Kaderimiz doğum haritamız mı? Değiştirmek mümkün mü?

-Ben doğum haritalarımızın bu dünyaya gelmeden önce Allah’la yapmış olduğumuz bir anlaşma gibi görüyorum. Bu şekilde hayatı deneyimlemek istiyoruz. Bu yüzden doğru veya yanlış diye bir şey yok. Sadece haritamızı ve hayatımızı doğru kullanıp kullanmadığımız var. Değişmesi mümkün olan şeyleri değiştirmek asli görevimiz. Umberto Eco’nun Focault Sarkacı Kitabında bir sözü vardır. “her insan yanlış bir burç altında doğar, dünyada uygun bir şekilde yaşamaksa yıldız haritanı gün be gün düzeltmek anlamına gelir.” diye. Bu coğrafyaya, bu haritayla, bu potansiyellerle geldiysek değiştirmemiz gerekenleri değiştirmeli, değiştiremeyeceklerimizi kabullenmeyi öğrenmeliyiz. Hayatımıza bir ayar çekmeliyiz kısacası. Bence kaderimiz karakterimizdir.

Astroloji ölüm zamanına dair ipuçları verir mi?

-Evet çalışmalar var. Arap noktaları var. Pars Mortis ölüm noktası ve diğer nokta hesaplamalarını öğreniyoruz ama ne kadar tutarlı bununla ilgili geniş çalışmalar elimizde yok. Ben çok merak etmiyorum açıkçası.

Bir kişinin haritasını bilmek veya anlamak, onun yaşamında gezinmeye nasıl yardımcı olur?

-Bir kişinin haritasını bilmek o kişinin bu hayattan ne istediğine dair güzel ipuçları verir ama değerlendirip değerlendirmediği o kişiye kalmıştır. Onu daha iyi anlamamıza yarar ama önce insan kendi çölünde gezmeli, her bir bucağına, dip köşesine girmeli, kendini tanımalı, olduğu gibi kabul etmeli sonra başka alemlerde dolaşmalı, yoksa çok çabuk kaybolabilir ve karşı tarafın yaşamını kendi yaşamı zannedebilir. Bence iyi bir astrolog bunu dikkate almalı.

2020’de bundan sonra ne olacak?

Astroloji belirli olayları tahmin edebilir mi?

-Elbette eder. Astroloji döngüleri inceler. Biz geçmişte yaşanmış gezegen etkilerini refere göstererek önümüzdeki dönemlere dair yorumlar yapabiliyoruz. Astrolojiyle birçok olayı tahmin etmek mümkün.

Astroloji ile ilgili herkesin danışmanlık alması gerekir mi?

-Ben herkesin hayatında bir kez de olsa haritasına baktırması gerektiğini düşünüyorum. Kendi ve değiştirmesi gerekenlerle ilgili güzel detaylar yakalayabilir. Ya da kişi farkında olsa bile başka bir gözün dışarıdan objektif bir şekilde hayat amacını ona göstermesi, kişide değişimleri hızlandırabilir. Bir yansıma gibi. Tabi herkes bunu ne kadar ister o da ayrı bir konu. Ben hep derim ki, bilgi sorumluluktur. Eğer bilmenin ve bilginin sorumluluğunu kaldıramayacak bir yapıdaysan o zaman haritana baktırma, acı çekersin.

Bazı astrologlar burçları okurken “Daha fazla doğruluk istiyorsanız, yükselen burcunuzu okuyun” diyor. Sizin yorumunuz?

-Astrolojide günlük, aylık ve yıllık yorumlar yapılırken 1. Ev dediğimiz yükselen burç alanına o burcu oturarak yorumlar yapıyoruz. Bu yüzden aslında Koçlar dediğimizde aslında yükselen Koçları anlatıyoruz. Bu yüzden doğum saatimiz çok önemli, haritamızda yükselen burcumuza göre Güneş’in konumu ve diğer gezegenlerin konumu belirleniyor. O yüzden evet önce yükselen burcumuzu bilmeli ve okumalıyız. Bilmiyorsak ve bu bilgiye ulaşamıyorsak o zaman ana burcumuzu okuyabiliriz. Bir de eğer gün içinde öğle saatleri, sabaha karşı, ezan vakti, akşamüstü gibi tabirler söylendiyse annemiz tarafından o zaman yaşanan önemli olaylardan net doğum saatinizi ve yükselen burcunuzu REKTİFİKASYON yöntemiyle bulabiliyoruz.

Astroloji, özellikle Y kuşağı arasında yeniden moda oldu. 2018 Pew Araştırma Merkezi anketine göre, kadınların yüzde 37’si ve erkeklerin yüzde 20’si astrolojiye doğrudan inanıyor. Y kuşağı ve Z Kuşağı arasında astrolojiyi popüler hale getirmede sosyal medyanın rolü var mı?

-Bunun inanmayla ilgisi yok ki, bir kere bu bir inanç sistemi değil. Ya bu sistemi hayatında kullanıyorsundur ya da kullanmıyorsundur bu kadar basit aslında. Astrolojinin bir çok kolu var ve hayatın her alanına entegre edilebilir bir sistem bu yüzden sosyal medyada insanların ilgisini çeken konulara rahatlıkla uygulanabiliyor. Kimse güneş tutulmasının nasıl oluştuğunu bilmiyor ama sosyal medyada burçların özelliklerine göre nasıl tepkiler verdiğinin videoları, mizahi bir şekilde en çok izlenen videolar oluyor. Biraz astrolojiyi hafif ve sadece eğlence aracı gibi göstermeye çalışanlar var. Sosyal medyanın elbette çok rolü var bir de artık herşeye ulaşabiliyorsun, insanlar hayatlarını anlamlandırmak ve kendilerini keşfetmek adına bir çok sistemi denediler. Bir dönem yaşam koçlarından geçilmiyordu, şimdiyse en eski ve etkili metotlardan bir tanesiyle yeniden karşılaştılar ve sistemin kendi içinde tutarlılığını gördüler. Bu pandemi süresince insanlar astrolojiyi ve dünyasını yeniden ve daha derinden keşfettiler.

Ay düğümleri bir haritada hangi burçta gerçekleşiyorsa o burcun temsil ettiği alanlarda varoşlun gerçek değerlerini anlamamıza yardımcı olur” şeklinde bir ifadeniz var. Peki, İkizler Yay aksına geçtiğimiz bu aylarda bizi neler bekliyor? Bu aks bize neyi anlatacak?

-Ay düğümleri kişisel haritalarımızda geldiğimiz alanı ve gitmemiz gereken yönü gösteriyor. Bir de 1.5 yıl da bir transit akslar değişiyor. Bu değişim önümüzdeki dönem trendlerin ne olacağını bize gösteriyor. Benim alanım olan Finansal astrolojide ay düğümleri teorisi şimdiye kadar en çok işleyen ve tutarlı olan bir teori. Şimdi 05 Mayıs 2020 den 18 ocak 2022 ye kadar İkizler ve yay hattındayız. Yani ekonomik hareketliliğin, iş hacimlerinin normalize olduğu zamanlardayız. Ocak 2022 den sonra bir değişim dönemi başlayacak ve artık aşağıya doğru giden bir trend içinde olacağız.

-Genel olarak bakarsak İkizler gitmemiz gereken bir alanları gösteriyor. İkizler burcu iletişimin burcudur. Ticaret onun yönetimindedir. Eğitim ve online eğitimler, uygulamalar, Satış, tanıtım, pazarlama, yazarlık, seyahat acenteleri, ofis yöneticiliği, radyo televizyon, dergiler, basım yayın, web tasarımcılığı, dijital alanlar, medya, gazetecilik, taşımacılık, sosyal medya uzmanlığı, yapay zeka, bilişim teknolojileri, e ticaret, savunma ve güvenlik sistemlerini içerir.  (dijital dergiler, yayınlar, güvenlik sistemleri, sanal fuarlar, sanal pazarlar, online eğitimler). Lojistik sistemlerinde hızlı bir yükseliş, bu alanlarda karlı işler ve yatırımlar beklenebilir. Diğer yandan aksın diğer ayağı Yay burcunda olacak. Yüksek öğrenim, üniversiteler, akademik çalışmalar, eğitmenlik, felsefe, din, yabancılarla yapılacak olan işler, turizm, seyahat sektörü, yurtdışı bağlantılı konular, fanatizm, dış ticaret, ithalat, ihracat, umutlar, beklentiler, eşin akrabaları alanlarında, bu temalarda tamamlanma, geride bırakma ve çözülme etkisi devrede olacak.

Önümüzdeki süreçte Covid-19 ile ilgili öngörüleriniz nelerdir? Salgın ne zaman son bulur? Katıldığınız bir TV programında “dibin dibini göreceğiz” demiştiniz. 2020 yılı için şuan yaşadığımız dönemi mi kast etmiştiniz?

-Bu sene salgına dair gökyüzünde çok fazla etki vardı. Bunlardan en önemlisi Satürn- Plüton kavuşumu. Toplu ölümler, hastalıklar ve doğal afetler, nükleer faaliyetler bu kavuşumla bağlantılıdır. 1. Dünya savaşında ve 2. Dünya savaşında bu ikiliyi sahnede görmüştük. Bir diğer kavuşum Jüpiter- Plüton kavuşumu. Bu ikili 12-13 yıllık periotlarla bir araya gelir. Savaşlar ve salgınlarla bağlantılıdır.

1)1918 yılında YENGEÇ burcunda kavuşum gerçekleştiğinde 500 milyon insanı etkilemiş, 50 milyon insanın ölümüne neden olmuş İspanyol gribi ortaya çıkmış.

2)1981 YILINDA TERAZİ burcunda birleştiklerinde, HIV AİDS virüsüyle karşılaşıyoruz.

3) 02 aralık 1994’te AKREP burcunda birleştiklerinde HİV testi ortaya çıkmış. FDA tarafından onaylanmış

4) 1346-1353 yılları arasında KARA ÖLÜM veba salgınında Avrupa’da 50 milyon kişi ölmüş. Avrupa nüfusu nun %60’ı etkilenmiş. 1347’de KOÇ burcunda kavuşmuşlar.

-Daha örnekleri çoğaltabiliriz. Bu ikili bu sene 3 kavuşum gerçekleştirecekler. Biri Nisan’daydı, diğeri Haziran’da, en son kavuşum 12 Kasım’da gerçekleşecek. Bu kavuşum tamamlanmadan ve diğer etkiler ortadan kalkmadan pandeminin ortadan kalkacağını sanmıyorum. Bu anlamda Kasım ve Aralık ayı dikkat çekici. Tüm dünyada artışlar görülebilir. 14 Aralık’ta oluşan Yay burcu tutulması ve etkilerini göz önünde alırsak 2021 in yaz aylarında, daha kötümser ihtimalle sonbahar aylarında rahatlarız..

2020’de bundan sonra ne olacak?

2020’ye göre 2021’de ekonomimizi neler bekliyor olacak?

-21 Aralık 2020’de Jüpiter ve Satürn’ün Kova burcunun ilk derecesinde kavuşumu yepyeni bir ekonomik düzenin habercisi olacak. Kova burcu denince akla ilk gelen özgürlük, özgünlük, bireysellik, insan hakları, demokrasi ve hümanizmdir. Ayrıca icatlar, keşifler, devrimler, hedefler, vizyonlar, yenilikçi hareketler Kova burcuyla bağlantılıdır. Dijital bir düzene gidiyoruz. Bu düzenin kendi içinde zorlukları olabilir. İnsanoğlu’nun son yüzyıllarda oturmuş bir sistem içinde hareket ettiğini ama artık bu sistemin işlemediğini görüyoruz. 2020 de pandemi olmasaydı muhtemelen büyük bir savaşın içinde olacaktık. Uzun bir döngüyü tamamlıyoruz. Artık yepyeni bir aşağı yukarı 200 yıllık döneme geçiyoruz. Bu geçişlerin hep zor olduğu görülmüş. Bu sene tüm bu gezegen dizlimlerinin bir araya gelmesiyle zor bir yıl olarak tarihe geçecek ama tamamlandığında başka bir dünyaya hazır olacağız. Dijitalleşmeye, elektronik para düzenine ve sistemine hazırlanıyoruz. Şimdiye kadar şişirilmiş ve karşılığı olmadan basılmış, piyasaya sürülmüş paraların bir yerde sistemi patlatması söz konusu. 2021, hem 2001-2002 yılıyla hem de tutulma ve gezegen birleşmelerinden kaynaklı olarak 1948 yılıyla bağlantılı. Bu yıllara bakarak, bu yıllarda nelerin yaşandığına bakarak önümüzdeki dönem için bir tablo çizebiliriz. Önümüzdeki dönem Ortadoğu, İsrail, Filistin, Hindistan, İngiltere, Kuzey ve Güney Kore çok konuşulacak. 2021 yılı ekonomik zorlanmalar, büyük krizlerle hayatımıza damgasını vurabilir. Bu anlamda 17 Şubat- 15 Haziran- 24 Aralık tarihleri oldukça dikkat çekici tarihler. Türkiye Haritasında Satürn dış borçlar, ödemeler dengesini gösteren 8. Ev alanında ilerlemeye başlıyor. Ocak 2021’de burada ilerletilmiş haritamızda büyük bir döngü başlatacak. Önümüzdeki dönemde kaynaklarımız, ödemeler dengesi ve parasal konularda dikkatli olmamız gerekecek. Bir de tüm dünyada bize dayatılmaya çalışılan yeni düzene insanların tepkilerinin yüksek olacağını, başkaldırış ve isyanların, kitlesel olaylara sebep olacağını söylemek çok da yanlış olmayacaktır. Otoritelerle çatışma dönemi geliyor.

Hepimiz dünyanın değişmesinde ve de yok edilmesinde suç ortağı mıyız?

-Kesinlikle öyle. İnsan olarak hırslarımızı ve hayata bakış açımızı yeniden düzenlememiz lazım. Pandemi bunun için önemli bir göstergeydi. Neye ihtiyacımız olduğunu gördük, neye olmadığını. Paran olsa bile, sahip olduklarının bir işe yaramadığını. Ne kadar tükettiğimizi, ne kadar üretebileceğimizi gördük. Henüz gıda ve su kaynaklarıyla ilgili sorunlar yaşamadık ama önümüzdeki 4-5 yıl bu konular daha çok ön plana geçtiğinde inşallah bizler ve geleceğimiz için geç olmaz.

Okuyucularımıza ve dünyaya mesajınız? Röportajlar dönemlere tanıklık eder. Bu sözleriniz ilerleyen dönemler için çok değerli ve kıymetli olacak!

-Teknoloji hepimizin hayranlıkla izlediği ve sahip olmak istediğimiz bir alan. Hayatımızı kolaylaştırıyor ama teknolojiyle bir çok şeye sahip olurken, insanı insan yapan değerlerden ve emekten uzaklaşmış oluyoruz. Robot gibi olmayı kimse istemez ama bir robotu herkes kendi evinde ve hayatında ister. Robotların, üst teknolojilerin hayatımıza girmesiyle birlikte, artık bizlere, emek gücüne daha az ihtiyaç olacak. Bu adaletsizlikleri gidermek için belki uygun görünebilir ama adaletsizlik üstüne kurulu büyük düzen, bu alanda da çok büyük haksızlıklar yaratmaya hazır olacak. Uyanmamız lazım. Bize dayatılacak olanı korkularımız yüzünden hemen kabullenmemeli, geçmişi ve tarihi iyice hatmetmeliyiz. İnsanlık ne kadar gelişirse gelişsin tarih her zaman tekerrürden ibarettir ve daha öncesinde var olan ileri medeniyetler de bir zamanlar buna benzer döngülerden geçmişlerdir. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemek kadar aptalca birşey olamaz. Bu hep böyle olmuş. Bu yüzden daha iyi bir dünya, gelecek ve insanlık için bize sunulanı daha çok sorgulamalı, öğrenmeli ve gelecek dönemlere hazırlıklı olmalıyız!

Bu röportaj için çok teşekkürler 😊

Hande Kazanova İletişim Bilgileri

Web sitesi için : www.handekazanova.com

İnstagram hesabı için: https://www.instagram.com/handekazanova/

Youtube kanalı için: https://www.youtube.com/c/Handekazanovaileastroloji

Röportaj hakkında yorumlarınızı bekliyoruz.

4 Comments

  1. Merhaba Hande hanım haritama baktırmak istiyorum. Astrolojinin bu kadar hayatımızın içinde olduğunu bilmiyordum. Bugüne kadar okuduğum ve anladığım tek röportaj. Osmanlı kullanmış, modern ülkeler kullanıyor benim baktirmamam olmaz.

  2. Ay düğümlerini çok merak ediyordum. Gerçekten benzersiz bir röportaj olmuş. Hande Kazanova bir numarasın.

  3. Hande hanım, ropörtajınızı okudum. Çok beğendim,sizi severek takip ediyorum. Başarılar dilerim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Tüm Hakları Saklıdır! İçeriklerin kopyalanması halinde yasal işlem başlatılır!